İSTANBUL’DA DUYGUSAL VEDA
İstanbul Beyoğlu’ndaki Atlas Sineması, bugün saat 14.00’te Ali Özgentürk için düzenlenen anma törenine ev sahipliği yaptı. Sanat dünyasının önde gelen isimlerinin katıldığı törende, duygusal anlar yaşandı. Usta oyuncu Nur Sürer, konuşmasında, “Toplumsal sinemanın kapısı kapandı,” diyerek Özgentürk’ün kaybının derinliğini vurguladı. Özgentürk’ün kızı Simay Özgentürk, babasının tabutuna karanfiller bırakırken gözyaşlarına hâkim olamadı. Yakın dostu Halil Ergün ise, “Büyük yaşadı, çok izler bıraktı ama yapacakları vardı. Hayat ona izin vermedi,” sözleriyle sarsıntısını ifade etti. Tören, sanatçının sinema dünyasına katkılarının anıldığı konuşmalarla sona erdi.
ADANA’DA SON YOLCULUK
Ali Özgentürk için ikinci tören, 17 Mayıs’ta Adana Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu’nda düzenlenecek. Usta sanatçı, aynı gün öğle namazını müteakip Adana’daki Akkapı Mezarlığı’nda toprağa verilecek. Özgentürk’ün vefat haberi, kardeşi gazeteci Nebil Özgentürk tarafından kamuoyuyla paylaşılmıştı.
SİNEMA DÜNYASINA DAMGA VURAN ESERLER
Ali Özgentürk, 1979 yapımı “Hazal” filmiyle sinema dünyasında adını duyurdu ve “Selvi Boylum Al Yazmalım” ile “Sevgi emektir” sözünü Türk sinemasına kazıdı. “Yengeç Oyunu”, “Kalbin Zamanı”, “Balalayka”, “Sır”, “Mektup”, “Yer Çekimli Aşklar”, “Çıplak”, “Su Da Yanar”, “Bekçi”, “At” ve “Yasak” gibi eserleriyle toplumsal meseleleri sinemaya taşıyan Özgentürk, yönetmen, senarist ve yapımcı olarak geniş bir miras bıraktı. Özellikle “Selvi Boylum Al Yazmalım”ın senaryosu, Türk sinemasının klasikleri arasında yer aldı.
UNUTULMAZ BİR MİRAS
Özgentürk’ün eserleri, Türk sinemasında derin izler bıraktı. 1974’te “Ferhat” ile başlayan yönetmenlik kariyeri, 2008’deki “Yengeç Oyunu” ile devam etti. Senarist olarak ise “Kalbin Zamanı”, “Sır”, “Mektup” ve “Çıplak” gibi yapımlarla izleyicilerin kalbinde taht kurdu. Yapımcılıkta da “Seni Seviyorum Rosa” ve “Su Da Yanar” gibi projelerle adından söz ettirdi. Sanatçının eserleri, hem estetik hem de toplumsal duyarlılık açısından sinema tarihine damga vurdu.
Ali Özgentürk’ün vefatı, Türk sinemasında bir dönemin kapanışı olarak değerlendiriliyor. Sanatçının anısı, eserleriyle yaşamaya devam edecek.