Bugün Meclis Salonu’nda düzenlenen bilgilendirme toplantısında, Belediye Başkanı Osman Tarık Özçelik, belediye başkan yardımcıları, meclis üyeleri, muhtarlar, oda ve dernek başkanları ile teknik ekip ve ilgili kurum temsilcileri bir araya geldi. Toplantıda projenin ilk etabının 3 Kasım 2025’te Alaaddin Keykubat Heykeli’nden Türkmenbaşı Sokak’a kadar başlayacağı, altyapı ve üstyapı çalışmalarıyla birlikte elektrik, su, doğal gaz ve internet hatlarının da yenileneceği açıklandı.


Ekran Görüntüsü 2025 10 30 172324


Kasım ayında başlatması planlanan ve 6 etaptan oluşan Atatürk Caddesi Alt ve Üst Yapı Yenileme Projesi, kentte tartışma konusu oldu. Proje kapsamında mevcut parke taşlarının sökülerek yerine sıcak asfalt dökülmesi planlanırken, kentin tanınan simalarından Fikret Arık, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla bu karara çevresel ve kültürel açıdan tepki gösterdi.


484928120 1453179142655053 8650499150219103823 N


“BU SADECE BİR YOL DEĞİL, ŞEHRİN KİMLİĞİ MESELESİ”

Fikret Arık paylaşımında Atatürk Caddesi’ndeki parke taşlarının yalnızca zemin değil, Alanya’nın doğası ve kimliğiyle bütünleşmiş bir unsur olduğunu vurgulayarak şunları dile getirdi;

'' Atatürk Caddesi’nde değişim konuşuluyor.

Parkeler kalkacak.

Yerine sıcak asfalt dökülecek.

Kulağa modern geliyor.

Ama mesele yol değil.

Bu, Alanya’nın kimliğiyle ilgili bir karar.

O parke taşları sadece zemin değil.

Yağmur suyunun nefes borusu.

Toprağın can damarı.

Yağmur düşer, taşların arasından sızar.

Sular köklere iner.

O caddedeki ağaçları, çalıları, çiçekleri besler.

Yani yağmur, tekrar doğaya döner.

İşte bu yüzden parke, sadece taş değildir.

Bir ekosistemdir.

Doğal bir döngüdür.

Asfalt döküldüğünde bu döngü biter.

Su toprağa inemez.

Yağmur yüzeyde birikir.

Bir süre sonra şehri terk eder.

Toprak susar, bitki kurur.

Şimdi kuraklık tartışılıyor.

Kurakçıl peyzaj konuşuluyor.

İşte çözüm, bu küçük taşların altında gizli.

Parke taşları suyu tutar,

Bitkiyi yaşatır,

Şehre serinlik verir.

Asfalt ne yapar?

Yağmuru iter.

Suyu kanalizasyona yollar.

O suyu uzaklaştırmak için de yeni altyapılar gerekir.

Boru, ızgara, drenaj, harcama…

Yani doğayı kapatırken cebimizi de açarız.

Alanya zaten sıcak bir şehir.

Asfalt bu sıcaklığı ikiye katlar.

Güneşi emer, ısıyı yayar.

Akşam bile sıcak kalır.

Oysa taş nefes alır.

Serindir.

Doğaldır.

Alanya’nın ruhudur.

Üstelik bu sadece Alanya’ya özgü bir gerçek değil.

Dünyanın tüm tarihi kentleri parke taşıyla tanınır.

Roma, Rodos, Dubrovnik, Toledo, Verona…

Taş bu şehirlerin karakteridir.

Başkan Eray Erdem'den AJet'e Sert Tepki: ''Bu Karar Alanya'yı Sistem Dışına İtiyor''
Başkan Eray Erdem'den AJet'e Sert Tepki: ''Bu Karar Alanya'yı Sistem Dışına İtiyor''
İçeriği Görüntüle

Asfalt ise bu tarihin diliyle çelişir.

Çünkü asfalt modernliği getirir ama geçmişi örter.

Oysa turizm, geçmişi hissettiğimizde anlam kazanır.

Ayrıca bu karar şehir planıyla da çelişiyor.

Hedef belli:

Merkezde trafiği azaltmak.

Yayayı öne çıkarmak.

Ticareti canlandırmak.

Araçları katlı otoparklara yönlendirmek.

Parkeyi kaldırıp asfalt dökmek bu hedefe terstir.

Asfalt trafiği hızlandırır.

Araçları merkezde tutar.

Yayayı geri çeker.

Modernlik, geçmişi silmek değildir.

Onunla birlikte geleceği kurmaktır.

Alanya yürüyen bir şehir olmalı.

Yavaşlayan, nefes alan, suyu tutan bir şehir.

Asfalt hız getirir.

Ama ruhu götürür.