İRAN’DAN SERT MİSİLLEME VE BOĞAZ KARARI
İran İslam Cumhuriyeti Ordusu, resmi sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, İsrail’in 13 Haziran’da İran’daki nükleer tesisler ve üst düzey askeri hedeflere yönelik düzenlediği geniş çaplı saldırılara yanıt olarak Hürmüz Boğazı’nı ikinci bir duyuruya kadar kapattığını bildirdi. Açıklamada, “Başka bir duyuruya kadar Hürmüz Boğazı’ndan hiçbir geminin geçişine izin verilmiyor” ifadelerine yer verildi. Bu karar, İran’ın İsrail’e yönelik balistik füze saldırılarında Tel Aviv’de 3 kişinin ölmesi ve 91 kişinin yaralanmasının ardından alındı.
HÜRMÜZ BOĞAZI’NIN KÜRESEL ÖNEMİ
Basra Körfezi’nin ağzında yer alan Hürmüz Boğazı, küresel petrol ticaretinin yaklaşık üçte birinin geçtiği stratejik bir deniz yolu. Uluslararası Enerji Ajansı verilerine göre, Orta Doğu’daki petrol üreticileri tarafından günlük 17-20 milyon varil ham petrol ve kondensat, bu boğaz üzerinden dünya pazarlarına ulaşıyor. Petrol hacminin yaklaşık yüzde 70’i, özellikle Çin, Japonya, Hindistan, Güney Kore, Singapur, Tayland, Pakistan ve Filipinler gibi Asya ülkelerine sevk ediliyor.Boğazın kapatılması, Orta Doğu’nun petrol ve LNG üretimini Umman Denizi ve Hint Okyanusu üzerinden küresel piyasalara bağlayan kritik bir arterin tıkanması anlamına geliyor. Uzmanlar, bu durumun enerji tedarik zincirlerinde ciddi aksamalara yol açabileceğini belirtiyor.
PETROL PİYASALARINDA ŞOK DALGASI
İran’ın Hürmüz Boğazı’nı kapatma kararı, İsrail ve İran arasındaki karşılıklı saldırılar sonrası zaten yüzde 7 artan petrol fiyatlarını daha da yukarı çekebilir. Enerji analistleri, boğazın kapalı kalma süresine bağlı olarak küresel enerji piyasalarında ciddi bir tedarik krizi yaşanabileceği uyarısında bulunuyor. Özellikle Asya’daki büyük petrol ithalatçıları, alternatif tedarik yolları arayışına girebilir. Uluslararası toplum, Hürmüz Boğazı’nın kapatılmasının küresel ekonomi üzerindeki olası etkilerinden endişe duyarken, taraflara itidal çağrısı yapılıyor.