Dolar/TL, ekonomi yönetimi tarafından geçen hafta atılan adımların TL’de toparlanma yaratamamasının ardından 17,20 üzerinde işlem görürken yukarı yönlü baskı altında kalmayı sürdürdü.
Yurtiçi piyasalara, uluslararası piyasalardaki risk iştahının yön vermesi beklenirken, yurtiçinde bugün Hazine’nin 5 yıl vadeli sabit kuponlu ve 10 yıl vadeli TÜFE’ye endeksli tahvil ihaleleri de takip edilecek.
ABD’de Tahvil Faizleri 10 Yılın Zirvesinde
Asya hisse piyasaları, son dönemdeki zirvelerin yüzde 20 altına inen ABD borsalarını izleyerek geriledi. ABD’nin Hazine tahvil getirileri ABD Merkez Bankası’nın (Fed) hızla faiz artıracağı ve ekonominin daralacağı endişelerine paralel olarak yükselerek en az 10 yılın zirvesine tırmandı.
ABD’de cuma açıklanan ve tahminleri aşan mayıs ayı enflasyon verileri, Fed’in bugün ve yarın gerçekleşecek toplantısında 75 baz puan faiz artırımına gidebileceği beklentilerini kuvvetlendirirken dünyanın en büyük ekonomisinin resesyona girebileceği endişeleri kuvvetlendirdi.
Fed’den beklenen faiz artırımı dün ABD borsalarını sert gerilemesine neden oldu. S&P 500 endeksi dün yüzde 3,88, Nasdaq endeksi yüzde 4,68, Dow Jones endeksi ise yüzde 2,8 düşüşle kapandı.
Küresel piyasalarda dolar dün 20 yılın zirvesi olan 105,29’e yükseldikten sonra bugün Asya piyasalarında değerini korudu.
Dolar/TL’de Yukarı Baskı Sürüyor
Faiz artırımına gitmeden TL’deki değer kaybını durdurmak ve enflasyonu yavaşlatmak isteyen ekonomi yönetiminin bu sorunlara karşı attığı adımların kamunun döviz dengesine belirgin bir etkisi olmadığından kısa vadede kur üzerinde önemli bir etki görülmedi ve TL’nin değer kaybını engelleyici bir etki hissedilmedi.
Ekonomi yönetimi kredilerin maliyetini artıran, TL varlıkları özendirmeyi ve yabancı para varlıklara TL cinsi tahvil karşılığıyla caydırmayı amaçlayan adımlarını perşembe akşamı itibarıyla açıklamaya başladı.
Dolar/TL, bu adımların ardından 17 etrafında iki yönlü dalgalandı ancak 17 seviyesinin altında kalıcı olamadı. Kur bu sabah saat 08.41’de 17,2400/17,2780 seviyesinde işlem gördü.
Bankacılar açıklanan adımlardan döviz yaratma ihtimali bulunan yurt dışı yerleşikler için düzenlenecek tahsisli swap enstrümanı ise ayrı tutarak takip ediyor. Yurt dışı yerleşiklerin, belirlenecek alanlarda kullanılmak üzere TL cinsi varlıklara erişim imkanının genişletilmesine yönelik uygulama yurtdışından yeni döviz kaynağı yaratıp yaratamayacağı açısından takip ediyor.
Türkiye’de uygulanan ekonomi ve kur politikasına ilişkin riskler nedeniyle oluşan endişe ile piyasalar uzun süredir baskı altında. TL nisan sonundan beri yüzde 14’e yakın, yılbaşından beri yüzde 23,5’in üzerinde değer kaybetti. TL geçen yıl da yüzde 40’ın üzerinde değer kaybetmişti.
Ekonominin döviz ihtiyacı artarken, mevcut kur ve ekonomi politikaları her geçen gün daha çok sorgulanıyor. Bankacıların kamu kontrollü olarak tanımladıkları politikada TL’nin değer kaybı bir kez daha belirginleşti.
İflas Riski Yükseliyor
Türkiye’nin beş yıllık CDS’leri 850 baz puana yaklaşırken Bilkent Üniversitesi öğretim üyesi Hakan Kara dün Twitter paylaşımında, “Mevcut CDS oranları döviz cinsi dış borçlar için yüzde 35 iflas olasılığına işaret ediyor. Tamamen bilim dışı politikaların sonucu” dedi.
Yükselen CDS Hazine’nin dolar cinsi borçlanma maliyetinin çift haneye yükseldiğine işaret ediyor. Hazine’nin bu maliyetle borçlanmayı tercih edip etmeyeceği de piyasalarda takip edilen bir konu. (REUTERS)
